Haber Merkezi I Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) son bir aydır kriz yaşayan Maldivlere 160 milyon dolar hibe ettiğini açıkladı. Al Jazeera’dan Zeenat Saberin’in Arap ülkelerinin Maldivler’e yaptığı yardımları inceleyen haberinde ilginç ayrıntılar dikkat çekiyor. Geçtiğimiz hafta, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), krizden etkilenen Maldivler’e “kalkınma projeleri” için 160 milyon dolarlık bir bağışta […]
Haber Merkezi I Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) son bir aydır kriz yaşayan Maldivlere 160 milyon dolar hibe ettiğini açıkladı.
Al Jazeera’dan Zeenat Saberin’in Arap ülkelerinin Maldivler’e yaptığı yardımları inceleyen haberinde ilginç ayrıntılar dikkat çekiyor.
Maldivler Cumhurbaşkanlığı’nın 18 Şubatta İnternet sitesinde yayınlanan bildirisinde, “Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri Krallığının desteğiyle Suudi Kalkınma Fonu ve Abu Dabi Kalkınma Fonu, Maldivler ve kardeş insanlara havaalanı dahil olmak üzere kalkınma projeleri için 160 milyon dolarlık destek sözü verdi” ifadeleri yer aldı.
Duyuru, olağanüstü halin genişletilmesinden birkaç gün önce de Maldivler Cumhurbaşkanı Abdullah Yameen tarafından yapıldı.
Yameen, bu duyurudan birkaç gün sonra dokuz muhalefet lideri aleyhindeki mahkumiyet kararını durduran Yüksek Mahkeme kararını kabul etmediğini açıkladı. Bu açıklama sonrasında Maldivler sokakları karıştı. Yameen, 5 Şubat günü 15 gün süreyle geçerli olmak üzere olağan üstü hal ilan etti. Olağan üstü hal yapılan ikinci bir açıklama ile 30 gün daha uzatıldı.
Maldivler’de muhalefet partisi Maldiv Demokrat Partisi (MDP) Lideri Mohammed Nasheed yaşananlara tepki gösterdi.
MDP yasama meclisi üyesi ve House Economic Committee üyesi olan Mohamed Aslam ise, Al Jazeera’ye verdiği demeçte, Körfez ülkelerinin ismini vermeksizin “Bazı ülkelerin derin devlete yardım etmesi talihsizdir” dedi.
Aslam, Maldivler’e yapılan yardımlar sonrasında gelişen olaylarla ilgili olarak, “Bu olaylar radikal İslamcılar tarafından geliştirilen ve uygulanan örgütlü ve sistematik bir strateji ile devletin kilit noktalarına sızmaya ve devletin kilit bölümlerinin daha sonra tamamen kontrol altına alınmaya çalışmasıdır” ifadelerini kullandı.
Suudi Arabistan, “yeryüzünün son cenneti” olarak adlandırılan doğasıyla ve otelleriyle tanınan adada toprak sahibi olmayı isteyen birçok ülke arasındadır. On binlerce Suudi turist her yıl adayı ziyaret ediyor. Maldivler’de Suudi Arabistan uzun süredir toprak alımları gerçekleştiriyor. Geçtiğimiz aylarda muhalefetin gündeme taşıdığı bu konuyu hükümet yetkilileri yalanlamakla yetindi.
Maldivler’in Jeopolitik Önemi
Londra Ekonomi Okulu’ndan Doçent Steffen Hertog, bölgedeki Suudi hareketinin “kesinlikle yeni ve yüksek profilli” olduğunu söylüyor. “Bunun jeopolitik bir boyutu olabilir, ancak bugüne kadar, krallığın ortaklığa askeri bir boyut katmaya çalıştığını gösteren herhangi bir işaret görmedim”, diyor.
Hintli gazeteci Saeed Naqvi, jeopolitik bölgenin Suudi hareketini yönlendirdiğini söyledi. Naqvi El Cezire’ye yaptığı açıklamada, “Birçok yatırımı ve Maldivler’deki yardımları sayesinde Suudi Arabistan, diğer ülkelerin Hint Okyanusu bölgesindeki konum için kendisi ile konuşmaları gerektiğini güvence altına alıyor” dedi.
Maldivler, Hindistan etkisinden çıkıp Çin’in etkisi altına giriyor.
Yakın zamanda Maldivler ile Serbest Ticaret Anlaşması imzalayan Pekin, ülkenin işlerine karışan dış güçleri uyardı.
Hindistan düşünce kuruluşundan N Sathiya Moorthy, “Suudi-Çin’in Maldivler üzerinde oynadığı roller şimdiye kadar görülmemiş bir olaydır. Suudilerin Maldivler için yaptığı tüm maddi yardımların, özellikle önümüzdeki haftalarda ve aylarda test edileceğini göreceğiz. Suudi Arabistan, Maldivlere yaptığı birçok yatırım ve yardım sayesinde Hint Okyanusu bölgesindeki diğer ülkelerin birçok kararda kendisini de muhattap almasını sağlamaya çalışıyor.” diyor.
Suudi ve Çin’in Maldivler’deki katılımı, bölgedeki jeostratejik uzmanların ilgisini çekti.
Hindistan dış politika uzmanı aynı zamanda Berlin’deki Robert Bosch Akademisi Üyesi olan Brahma Chellaney , Suudi Arabistan’ı, Maldivler’de “otoriterliği” teşvik etmekle suçladı.
Chellaney El Jazeera’ya yaptığı açıklamada, “Suud Arabistan, Çin ile birlikte Hint Okyanusu güvenliğinin zarar görmesi için Maldivler’de olumsuz bir rol oynamaktadır ve stratejik olarak ada ulusunda otoriterliği teşvik etmektedir” dedi.
Acil durumun ilanından sonra bu ayın başlarında Maldivler Devlet Başkanı Yameen, Suudi Arabistan, Çin ve Pakistan’a elçileri göndererek yaşanan krizde destek istedi. Bir zamanlar ada ulusunun en yakın müttefiklerinden biri olarak görülen Hindistan’dan Nasheed liderliğindeki Maldivler muhalefeti, Yameen’i ada ulusundaki demokrasiyi zayıflatacak önlemleri almasını engellemek için müdahale etmesini talep etti.
Hintli ve Maldiv dışişleri bakanları geçen hafta acil durumun uzatılmasıyla ilgili görüş alışverişinde bulundu. Yeni Delhi, yaşanan gelişmeler üzerine “derinden üzüntü duyduğunu ve bir an önce olağanüstü halin kaldırılması gerçektiğini” ifade etti. bunun üzerine Yaeemen liderliğindeki Maldivler hükümetinden sert bir karşılık geldi. Maldiv ordusu, yıllardır Hindistan ile birlikte katıldığı uluslararası deniz tatbikatına katılmama kararı aldı.
Maldivler muhalefet lideri Nasheed Pazartesi günü AB’yi Maldivler’deki “ciddi insan hakları ihlalcilerine” karşı yaptırıma çağırdı.
Hindistanlı diplomat ve eski BAE Hindistan elçisi KC Singh, Suudi-BAE yardımını “büyük bir gelişme” olarak nitelendirdi. “Yeni Delhi, bölgede var mı?” diye attığı tweete, Yeni Delhi’nin bölgedeki çıkarlarıyla ilgili endişelerini aktardı.
“Hindistan Başbakanı Modi geçen ay BAE’deydi ve Hindistan Dışişleri Bakanı Sushma Swaraj Suudi Arabistan’daydı. Aniden gerçekleştirilen bu görüşmelerin ana konusu Maldivler hiç tartışmasız Maldivlerdi. Hindistan’ın, ada’da demokrasi ve anayasal hukukun yeniden sağlanması için doğrudan müdahale etmemesi bu iki tarafın anlaşmalarından biri olabilir diyor Sing ve ekliyor, “Hindistan, Maldivler başkanına müdahale edecek.”
Lübnan’dan Rojava’ya mülteciler göç etti5 Ekim 202418:04 Fatih Altaylı: AK Parti, Kürt hareketi ile yeni bir ‘Barış Süreci’ başlatmak istiyor5 Ekim 202415:40 Gazzeli yetkililerden, 11 yaşındayken IŞİD tarafından kaçırılan Ezidi çocukla ilgili açıklama5 Ekim 202414:12 İran, Şam’ı ziyaret ediyor5 Ekim 202413:06 Kerkük’te patlama meydana geldi5 Ekim 202411:51