KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, örgüte yakın bir televizyon kanalına verdiği Kürtçe röportajda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Yeğeni DEM Parti Urfa Milletvekili Ömer Öcalan’ın PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşmesine ilişkin “4 yıldan fazla bir süredir Önder Apo ile bir görüşme gerçekleşmiyordu. Durumunun ve sağlığının nasıl olduğunu kimse bilmiyordu. Şu an bir görüşme gerçekleşti, haber aldık, selamlarını yolladı. Bu selamın, çok iyi bir etkisi oldu; herkes çok mutlu oldu. Yıllar sonra selam ve haber almak, elbette ki hem hareketimizde hem halkımızda hem de dostlarımızda bir sevinç yarattı” diyen Bayık, görüşmenin yapılma nedenine ilişkin “Hem hareketin hem halkın mücadelesi hem de uluslararası alanda yürütülen mücadele, Türk devleti üzerinde bir baskı oluşturdu. Ayrıca, Ortadoğu’da bazı gelişmeler yaşanıyor” ifadelerini kullandı.
Öcalan ile görüşme sonrası verilen “görüş yasağı” ve Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi ile Rojava’ya düzenlediği bombardımanlara dair konuşan Bayık, Türkiye’nin “Kürt sorununu çözmek istemediğini” savundu.
Bayık, “Öcalan’a sadece ceza vermediler, Rojava’ya saldırdılar ve Türkiye’de, Bakur’da (Kuzey) belediyeleri gasp ediyorlar. Amaçları çözüm olsaydı böyle şeyler yapmazlardı. Bunu neden yapıyorlar? Çünkü Türkiye şu an bir krizde. Hem yürütülen mücadele hem Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler, Türkiye’de bir kriz yaratıyor. Türk devleti de bu krizden çıkmak istiyor, ama ne şekilde çıkacakları konusunda net değiller” dedi.
Çözüm süreci tartışmaları
Türkiye’de gündemde olan yeni çözüm süreci tartışmalarını değerlendiren Bayık, şunları ifade etti:
“Son yaşananları şuan kimse adlandıramaz. Neden? Çünkü konuşma başka, pratik başka bir şeydir. Konuşma ve pratik birbirini tamamlamazsa, kimse yaşananları adlandıramaz. Konuşma ile herkes kandırılabilir ama pratikte ne kadar kandırmak isterseniz isteyin, başaramazsınız. Gerçekleri saklayamazsınız, muhakkak ortaya çıkar.
Herkes şunu görüyor: Erdoğan ve Bahçeli’nin konuşmaları başka, yaşanan pratikler ise çok başka, tam tersidir. Bu durum da herkeste bir çelişki yaratıyor.”
“Ortadoğu, artık eskisi gibi olmayacak”
Türkiye’nin amacının, “PKK’yi bitirmek, ‘yeni Osmanlı’ siyasetini yürütmek ve Ortadoğu’da hegemonyasını güçlendirmek olduğunu” savunan Bayık, şöyle konuştu:
“Türkiye emperyal bir siyaseti esas almıştı. Bu yüzden Libya’ya güçlerini gönderdiler, Akdeniz’de, Kafkasya’da, Suriye’de, Irak’ta bazı sonuçlar almak istediler. Bu anlamda birçok adım attılar. Bu amaçlarına ulaşmak için de Türkiye’nin ne kadar imkânı varsa, harcadılar. Fakat ne kadar çalışsalar da istedikleri sonuçları alamadılar. Bu da Türkiye’de büyük bir kriz yarattı.
Türkiye’de gelişen siyasi, ekonomik, toplumsal ve kültürel krizin nedeni bu siyasettir. Çünkü bu siyasetle emperyal amaçlarına ulaşacaklarını hesaplıyorlardı. Bu yüzden tüm imkanlarını harcadılar. Amaçlarına ulaşamadıklarında ise bu krizler ortaya çıktı ve Türkiye’yi büyük bir sıkıntıya soktu. Bunun yanı sıra, Ortadoğu’da Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) adıyla bir proje yürütülüyor.
Bunu kimin yürüttüğü belli; Amerika, İngiltere, İsrail yürütüyor. Gün geçtikçe Ortadoğu’daki savaş da büyüyor. Ortadoğu’da değişimler yaşanıyor ve Ortadoğu, artık eskisi gibi olmayacak.”
“Türkiye Kürt sorununu çözmek zorunda”
Kürt sorununun çözülmesi gerektiğini belirten Bayık, “Türkiye, bir kez daha Ortadoğu siyasetinde rol almak istiyorsa, Kürt sorununu siyasi ve demokratik yollarla çözmek zorunda. Ancak o zaman Ortadoğu’da bir rol oynar. Fakat baktığımızda, Kürt sorununu siyasi ve demokratik yollarla çözmek gibi bir amaçları olmadığını görüyoruz” dedi.
Kürt sorununun nasıl çözüleceğine yönelik soruyu yanıtlayan Bayık, “Önder Apo da belirtti, Kürt halkı da belirtti. Sorunu çözmek istiyorlarsa, Öcalan’a yönelik mutlak tecridi kaldırmakla başlamalılar. İmralı sistemine son vermeliler. Öcalan’ın sağlık, güvenlik ve özgür yaşam koşullarını kabul etmeliler. Bunları kabul ettiklerinde, o zaman rolünü oynayabilir. Eğer bu şartlar yerine getirilirse, Önder Apo’nun rolünü oynayabilmesi için adım atılırsa, o zaman da sorunu çözer, biz de halkımız da kabul ederiz” ifadelerini kullandı.