İsrail askerlerinin Gazze Şeridi’ndeki protestolara müdahalesinde en az 61 Filistinlinin hayatını kaybetmesi 3 bine yakında kişinin yaralanması sonrası, İsrail ve Türkiye’den karşılıklı sert açıklamalar geliyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “soykırım” yapmakla suçladığı İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “Erdoğan’dan ahlak dersi alacak değiliz” dedi. İki liderin Twitter hesaplarından yaptığı atışma ile gerginlik tırmanmış durumda.
Dışişleri Bakanlığı’na çağrılan İsrail’in Ankara Büyükelçisi’nden bir süre ülkesine dönmesi istenirken, İsrail de Türkiye’nin Kudüs’teki Büyükelçisi’nden ülkeyi terk etmesini isteyerek misilleme yaptı. Son olarak Türkiye Kudüs Başkonsolosunu geri çağırdı.
Peki İsrail basınında Ankara ile yaşanan gerilim nasıl yer buldu?
‘Seçim öncesi Erdoğan için kan iftirası dahil her yol mübah’
Netanyahu hükümetine yakınlığıyla bilinen Yisrael Hayom gazetesi yazarı Nadav Şragai, 16 Mayıs tarihli yazısında Erdoğan’ın ‘soykırım’ suçlamasını ’24 Haziran seçimleri öncesi bir taktik’ olarak niteledi.
“Erdoğan megalomanyak rüyalarında Osmanlı İmparatorluğu’nun ve hanedanın son günlerinin girdabına kendini kaptırmış gidiyor” ifadelerini kullanan Şragai, Erdoğan’ı bir ‘İslam halifeliği kurmaya çalışmakla’ suçladı.
İsrailli yazar şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken Erdoğan’a her yol mübah: İsrail’i soykırımla suçlayıp kan iftirası atmak bile. Türkiye konsolosunun ihracı, ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesi için atılan adımların ilki olmalı. Türkiye kaybedecek bir şeyleri olduğunu anlamalı.”
‘İsrail-Türkiye ilişkileri uçurumun kenarında’
Merkezdeki ana akım Yediot Aharonot gazetesinden Şimon Schiffer ise, İsrail-Türkiye ilişkilerini yakından izleyen bir yetkilinin şu sözlerine atıf yaptı:
“Uçurumun kenarına geldik. İki tarafa da atlamamalarını öneriyorum.”
Schiffer, Türkiye’nin İsrail hükümetinin Avrupa, Asya ve Güney Afrika’da yarattığı öfke dalgasının son parçası olduğunu, Netanyahu’nun da bu uluslararası öfkeyi dindirmekte “sefil bir başarısızlık örneği” gösterdiğini öne sürdü.
‘Mavi Marmara anlaşmasından 18 ay sonra gerginlik’
Merkez solda yer alan bağımsız Haaretz gazetesi ile merkezdeki ana akım gazete Yediot Aharonot de, Erdoğan ve Netanyahu’nun karşılıklı çıkışlarına yer ayırdı.
Haberlerde, Mayıs 2010’da yaşanan Mavi Marmara baskını sonrası ikili ilişkilerin dibe vurduğu hatırlatıldı.
İsrail askerleri İnsani Yardım Vakfı’nın (İHH) Gazze ablukasını delmek için Türkiye’den yola çıkan insani yardım yüklü Mavi Marmara gemisine uluslararası sularda baskın yapmış, 10 kişi öldürülmüştü.
Krizin ardından iki ülke arasında ilişkilerin normalleştirilmesi için 2016’da anlaşmaya varıldı ve İsrail tazminat ödemeyi kabul etmişti.
Yediot Aharonot’un haberinde, “Ankara ile diplomatik gerilim, Marmara anlaşmasıyla sağlanan uzlaşmadan 18 ay sonra, Netanyahu ve Erdoğan’ın Twitter’daki söz dalaşıyla yeniden tırmandı” dendi.
Netanyahu’ya yakınlığıyla bilinen Yisrael Hayom ise, “Erdoğan’ın ikiyüzlülüğü” ifadesine yer verdiği haberinde iki ülkenin diplomatik elçilikler üzerinden birbirlerine yaptıkları misillemeleri hatırlattı.
