Haber Merkezi | Financial Times’ın iç sayfalarındaki haber, Ayla Jean Yackley ile Adam Samson’un imzalarını taşıyor.
Türkiye’de Merkez Bankası, dün, Geç Likidite Penceresi (GLP) faizini 75 baz puan artırarak yüzde 13,5’e çıkarmıştı.
Faiz koridorunun alt bandı, politika faizi ve koridorun üst bandı ise sabit tutulmuştu.
Gazete, Merkez Bankasının son kararını, ekonominin “aşırı ısındığına” yönelik kaygıların arttığı bir dönemde aldığını belirtiyor.
Türkiye geçen yıl yüzde 7,4’lük büyüme oranı ile en hızlı büyüyen G20 ülkesi olmuş ancak Türk Lirası bu yıl Amerikan Doları karşısında yüzde 7 değer kaybetmişti.
Financial Times, Türk Lirası’nın 2018 yılında, şu ana kadar performansı en kötü para birimleri arasında yer aldığını hatırlatıyor.
Gazetedeki haber şu satırlarla sürüyor:
“15 yıllık iktidar süresini uzatma peşindeki Cumhurbaşkanı kendisini ‘faiz düşmanı’ olarak nitelendirmişti. Kendisi, düşük faizin enflasyonun da düşmesine yardımcı olacağını savunan alışılmışın dışında bir görüşü destekliyor. O nedenle de yıllarca Merkez Bankasına borçlanma maliyetinin azaltılması yolunda baskı yaptı.”
“Ancak Sayın Erdoğan, çift haneli enflasyonun hane halkını vurduğu bir dönemde döviz piyasasında daha büyük bir belirsizlikten kaçınmak isteyebilir.”
Financial Times, uzmanların, erken seçim kararının Merkez Bankası’nı finansal piyasalarda istikrarı sağlamaya yönelik adımlar atma konusunda cesaretlendirmiş olabileceğini söylediklerini yazmış.