İZNEW Ş.URFA / Tuğba Gök – Şanlıurfa’da dilenmek istemeyen ve zor iş gücünü tercih eden savaşın çoçuğu Hamza daha 12 yaşındadır. Günün 16 saatını kendisinden iki kat büyük arabasıyla Urfa sokaklarında dolaşan Hamza, Anne ve kardeşleri için hayat mücadelesi veren örneklerden biridir.
6 yıldır küçücük bedenine sığdırdıkları da, başka bir ağırlık…
İŞİD, Suriye’nin Rakka kentini işgal ettiği dönemlerde evlerine bombanın isabet etmesi sonucunda, evsiz kalırlar.
Kötü dönemler üst üste gelmeye başla hamza için…
“Babam kardeşime ilaç almak için Halep’e gitti ve bir daha da geri dönmedi. Babamı İŞİD’liler öldürdü”
12 yaşındaki Hamza Abdurrahman, anne ve kardeşleriyle birlikte zorlu bir yolculuktan sonra Urfa’ya kaçarak, çöp, kağıt ve hurda toplayarak yaşamlarını idame etmeye çalışıyorlar.
Hamza, “Biz ortada kaldık. Altı yıldır savaştan kaçıyoruz ve savaşın her anını hala da her an his ediyoruz” kaçışımız daha bitmedi diye sözlerine ekliyor.
Kendisinden çok daha ağır iki tekerlekli el arabası ile hurda toplayan Hamza, trajik ve zorlu geçen hayat hikayesine ilişkin ise şunları söylüyor. “Altı yıl önce daha okula yeni başlamış bir öğrenciydim. Arkadaşımla birlikte okula gidiyorduk. O esnada savaş uçakları üzerimizden geçip her yeri bombalamaya başladılar, ben o zaman ne olduğunu tam olarak algılayamamıştım. Çok korktum yolda bayıldım. Beni eve getirdiler. Kardeşim de hastaydı o zaman. Her tarafta sakallı adamlar vardı artık…
Hikayesini anlatırken gözleri dolan Hamza, “İŞİD’li sakalı adamları beni kandırmaya çalıştılar”
Savaş esnasında İŞİD tarafından kandırılıp para karşılığında kendisine silah almaya çalıştıklarını ifade eden Hamza, “Bende kabul etmedim, hata içlerindeki sakalı bir adam, bize katılırsan sana para verip ailene yardım ederiz’ dedi.
Hamza, kendisini silah altına almaya çalıştıkları zamanda, daha 7 yaşında olduğunu söylüyor.
Savaş öncesi Suriye’de ki yaşam koşularının, Türkiye’deki yaşam koşularından daha iyi olduğunu söyleyen Hamza, “Suriye’deyken çalışmıyordum. Arkadaşlarımla birlikte okula gidip geliyorduk. Hayatımız düzenliydi. Çocukluğumu yaşayabiliyordum. Şimdilerde ise 6 yıldır sırtımda bir sorumluluk ve büyükler gibi taşıyorum. En büyük hayalimdi, okulu bitirip insanlara yardım etmekti, olmadı.”…