İznews I “Örgüt kurma, yönetme, örgüt propagandası, suç ve suçluyu övme” suçlamaları nedeniyle Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş bugün Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde ikinci kez hakim karşısına çıktı. 142 yılla yargılanan Demirtaş davanın ikinci gününde savunmasına yargıyı eleştirerek başladı. Demirtaş, “Bu ülkenin Cumhurbaşkanı oğlunu, 17-25 Aralık’ta ifade […]
İznews I “Örgüt kurma, yönetme, örgüt propagandası, suç ve suçluyu övme” suçlamaları nedeniyle Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş bugün Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde ikinci kez hakim karşısına çıktı. 142 yılla yargılanan Demirtaş davanın ikinci gününde savunmasına yargıyı eleştirerek başladı. Demirtaş, “Bu ülkenin Cumhurbaşkanı oğlunu, 17-25 Aralık’ta ifade vermeye göndermedi. Erdoğan ile Gül ayrı ayrı ‘Hakan Fidan’ı ifadeye ben göndermedim’ dediler” dedi.
Davanın ikinci gün oturumunda savunmasına duruşmaların kamuya açık yapılması gerektiğini belirterek başlayan Demirtaş, “Dava basın üzerinden hazırlanıyor. Basına bu kadar güveniliyorsa, keşke duruşma canlı yayınlansa” dedi. Demirtaş savunmasında “Bu ülkenin Cumhurbaşkanı oğlunu, 17-25 Aralık’ta ifade vermeye göndermedi. Erdoğan ile Gül ayrı ayrı ‘Hakan Fidan’ı ifadeye ben göndermedim’ dediler. Hangi yargıya güvenmiyorlardı, bizi göndermek istedikleri yargıya. Benim için “O şahıs teröristtir” diyor. Atatürk’e hakaretten tutuklanan biri için ‘Olay yargı sürecine girdiği için kendimi yargı yerine koyarak değerlendirmem doğru olmaz’ diyor. Kavurmacı ile ilgili ‘Bu konu yargıyla alakalı. Bir şey diyemem’ diyor…”dedi. Gözaltına alındıkları sürece dair değerlendirmelerde bulunan Demirtaş, gözaltına alındıkları gün Diyarbakır havalimanında bir uçağın cezaevine götürmek için beklediğini söyledi. Gözaltı devam ederken Silivri ve Kandıra cezaevlerinde yerlerin hazırlandığını söyleyen Demirtaş, kendisiyle ilgili belgenin üzerinde Kandıra Cezaevi yazdığını, gözünün önünde bunun üzerinin çizilerek Edirne Cezaevi yazıldığını anlattı.
Çözüm sürecinin başarısı için birçok şey yaptıklarını anlatan Demirtaş, “Bir gün çözüm süreci başarıyla sonuçlanacaksa madalyayı biri takacak. Başarısız olursa hesabını bizden soracaklar’ dedik. Çözüm sürecinde arabulucu olanlar ilk günah keçisi olur. Bu davanın bir yönü de budur. ‘Çözüm sürecinin başarısızlığının sorumlusu HDP ve Eş Başkanı Demirtaş’ algısı oluşturularak birçok fezleke böyle oluşturulmuştur” dedi.
Yargılamanın sürdüğü en uzak cezaevi neredeyse oraya götürüldüklerini anlatan Demirtaş, “Bizi gece yarısı evleri basıp alacak kadar yargının acelesi varsa, bir gün önce Meclis çıkışında alabilirlerdi ama yapmadı. O kadar acelesi var ki evi basıp alıyor. 1 gece nezarette tutuyor sonra savunma almak istiyor. Bir an önce huzura getirmek istiyor. Ama aynı yargı 1150 km ötedeki cezaevine götüren işleme sessiz kalıyor. Edirne Cezaevi’nde tutulurken bütün görüşmelerimiz hiçbir gerekçe göstermeden kayıt altına alındı” diye konuştu.
“Bu ülkeyi seven insanlarız”
Demirtaş, “İsteniyor ki bize her şey yapılsın, bize her türlü ayırımcılık uygulansın ama biz sesimizi çıkarmayalım. Biz kimiz; biz 6 milyon oy almış 15 milyona tekabül eden bir partiyiz, bu ülkenin asli unsurlarıyız, bu ülkenin sahipleriyiz, paryası değiliz. Bu ülkenin hiç bir vatandaşı düşman değildir. En ağır suçu işlese de adı; zanlı, sanık, şüpheli olur. Düşman değildir. Biz de bu ülkeyi seven insanlarız, farklı siyasi görüşe sahibiz o kadar. Ama biz 100 yıldır bunu anlatmaya, ispatlamakya çalışıyoruz. Adalet hükümetin değil, mülkün temelidir. Yargı bunun farkında olmalıdır. Hükümetler, parlementolar değişir. Ama yargının değişimi özgürlüğe, adalete doğru olmalıdır. İktidar medyasının manipülasyonu ile 54 kişinin ölümü kamuoyunda bana fatura edilmeye çalışıldı. Oysa hukuken böyle bir iddianame yok. Ben 1-3 yıl ceza istenen bu fezlekeden tutukluyum.Cezanın infazını tutuklu olarak bitirdim. 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili hayatını kaybedenlerle ilgili benim hakkımda bir iddia yoktur. Sadece 2911 sayılı Toplantı ve Yürüyüş Hakkında Kanuna muhalefetten yargılanıyorum. Kamuoyu yanlış yönlendiriliyor” dedi.
“Örgüt yöneticiliği sonradan eklendi”
Demirtaş, ‘örgüt üyeliği’ iddiası ile hazırlanan fezlekenin daha sonra ‘örgüt yöneticiliği’ne dönüştürüldüğünü bunun yasa dışı olduğunu söyledi. Demirtaş bunun için ayrı bir fezleke hazırlanıp Meclis’e gönderilmiş olması gerektiğini ifade etti. Demirtaş, 6-7 Ekim ile ilgili suçlamanın da tutuklamayı gerektiren katalog suçlardan olmadığını iddia etti. Mahkeme Başkanı ise Demirtaş’ın iddianameye yeniden bakmasını istedi. Niteliksiz bir iddianame ile karşı karşıya olduğunu söyleyen Demirtaş hazırlanan fezlekelerle ilgili örnekler verdi. Demirtaş, “Önünüzdeki iddianame özel planlanmış, hassas çalışma ürünü, yoktan var edilmiş bir iddianamedir” dedi. “İddianamede çözüm sürecinin hiç gözetilmemiş. Çözüm sürecinin içinde AKP yetkilileri, bakanlar olduğunu, yargılama olacaksa herkesin yargılanması gerekir. Suçlama devam edecekse hep birlikte yargılanmamız gerekirdi. Hepimizin cezalandırılması gerekir. Ama bu yapılmayacaksa Selahattin Demirtaş’ın günahı ne?” diye sordu.
ABD ile Irak askeri konuları yeniden müzakere edecek3 Haziran 202007:48 NATO: Türkiye’ye destek olacağız, ittifakın güneydoğu sınırını korumaya devam edeceğiz28 Şubat 202007:29 İsrail’in siber saldırılarının ardından Nasrallah’tan ilk açıklama: Büyük bir darbe aldık, bu saldırı karşılıksız kalmayacak19 Eylül 202418:50 İsrail ordusu, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın konuşması sırasında Lübnan’a bir saldırı daha düzenledi19 Eylül 202417:21 Bahçeli’den çok sert ‘Anayasa’ açıklaması19 Eylül 202417:16 Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar’a siyasi yasak getirildi19 Eylül 202414:49 ABD’den İran’a yeni yaptırımlar19 Eylül 202414:28